Necip Evlice’nin moderatörlüğünde bir kitapevindeki etkinlikte, eserde mektupları bulunan yazarlar, Nuri Pakdil ile olan anılarını ve yazışmalarını anlattı.
Edebiyata dair pek çok konuya değinilen etkinlikte, dönemin dergiciliği ve kültür yayıncılığının farklılıkları da masaya yatırıldı.
1954-2004 yılları arasında, Türk edebiyatının kendine mahsus kalemlerinden ve eylem adamlarından Nuri Pakdil’e, 120 kültür insanı, şair ve yazar tarafından 450 farklı yerden
yollanan mektuplar Koca Adam Merhaba! ismiyle 2024 yılının son günlerinde Ketebe Yayınları tarafından titiz bir edisyon ile neşredilmişti.
23 Şubat Pazar günü, Ankara Liman Kitap’ta Necip Evlice’nin moderatörlüğünde Koca Adam Merhaba!’da mektupları olan Ali Karaçalı, Şükrü Karatepe, Atıf Bedir, İhsan Solmaz, Nuri Şahin, İbrahim Altuncu, Zahit Sezer gibi yazarlar hem kendi mektuplarının hikâyelerini anlattılar hem de Pakdil ile teşrik-i mesailerinde tanıklık ettikleri olayları, onun düşüncelerini ve eylem biçiminin ne şekilde ilerlediğini dile getirdiler.
Programa Ankaralı şair, yazar, düşünce insanları ve gençlerden oluşan geniş bir katılım oldu.
Ankara Liman Kitap’ta geniş bir katılım ve seyircilerin katkılarıyla ilerleyen programda, sadece mektuplar değil; aynı zamanda umutlar, hayaller ve hayatlar da gündeme geldi. Kültür dünyamızın pek çok meselesine değinilen söyleşide; Türk edebiyatının önemli isimlerinin birbirine bakış açıları, etkilenme biçimleri, görüşleri ve değişimleri mektuplardan hareketle konuşulurken, dönemin dergiciliği ve kültür yayıncılığının günümüz ile olan farklılıkları da masaya yatırıldı.
Sayfa: 624
SİYASET ÜSTÜ OLARAK EDEBİYAT
Söyleşide Nuri Pakdil’e yazılan mektupları yayıma hazırlayan Necip Evlice, bu mektupları bir araya getirirken,
“Türk edebiyatındaki ilişkilerin en sonunda siyaset üstü olduğunu fark ettiğini, büyük yazarların birbirini takip etmekten asla vazgeçmediklerini, iletişimi önemsediklerini” ifade etti.
KOCA ADAM MERHABA
Ketebe Yayınları’nın, 2024 yılının son günlerinde yayımladığı Koca Adam Merhaba’da; Nurullah Ataç’tan Mehmet Şevket Eygi’ye, Talat Sait Halman’dan Selim İleri’ye, Rasim Özdenören’den Enis Batur’a, Cahit Zarifoğlu’dan Behçet Necatigil’e, Sezai Karakoç’tan Fethi Gemuhluoğlu’na, Akif İnan’dan Necati Cumalı’ya uzanan, edebiyat ve kültür hayatımızın dönüm noktasını teşkil eden isimlerin mektupları da yer alıyor.
Program, Necip Evlice’nin “Koca Adam Merhaba, Nuri Pakdil’e Mektuplar kitabının hazırlanma süreciyle ilgili anlatımıyla başladı. Süreçle ilgili yapılan değerlendirmelerde,
“ÖNCÜ BİR KİŞİLİK”
“Bu mektuplar, 1954-2004 yılları arasındaki 50 yıllık çalkantılı bir döneme ışık tuttuğu gibi, Nuri Pakdil’in edebiyat dünyasının her kesimine yayılan edebiyat insanlarınca nasıl konumlandırıldığını da gösteriyor. Büyük bir birikim olan bu mektuplar da, Nuri Pakdil’in yazdığı mektuplar kadar önemlidir. Nuri Pakdil, dergi çıkmadığı zamanlarda da eyleminden vazgeçmeyen, mektuplarla bile devrimci duruşunu sürdüren öncü bir kişiliktir”
TANIKLIKLAR VE ANILAR…
Nuri Pakdil’e Yazılan Mektupların Hikâyeleri programın merkezini oluştururken, tanıklıklar ve anılar da söyleşinin önemli bir bölümünü oluşturdu. Bir konuşma gerçekleştiren Şükrü Karatepe, üniversite okumak için geldiği Ankara’da, Nuri Pakdil ve arkadaşlarıyla geçirdiği zamanları iyi değerlendirerek, onların değerlendirmeleri, duyguları, düşünceleri ile önemli bir deneyim ve birikim oluşturduğunu anlattı.
Öğrenciyken yapılan her şeyden bir şeyler kaptığını ve bu kazanımlarını hayat boyu kullandığını dile getiren Karatepe; Nuri Pakdil’in hiçbir zaman muhafazakâr olmadığını, her zaman devrimci bir yaklaşıma sahip olduğunu vurguladı.
Programda konuşmacı olan Ali Karaçalı ise Nuri Pakdil’in yerelden çok evrensele yaslanan bir yazar olduğunu ve mektuplarıyla olsun, yazdıklarıyla olsun insanları düşünmeye çağırdığını anlattı. Ali Karaçalı, hayattayken Nuri Pakdil’e yazamadığı ama vefatından sonra duygularını kaleme aldığı mektubu katılımcılarla paylaştı. Programın sonunda, Nuri Pakdil ile tanışıklığı olan isimler, sırayla Nuri Pakdil ile ilgili mektup hatıralarını anlat
